

Sonbaharın renklerini doyasıya yaşayabileceğiniz, doğa ile iç içe bir haftasonu tatili arıyorsanız Abant tam size göre.
Özellikle İstanbul ve çevresinde yaşayanlar için haftasonu kaçamağı yapabilecekleri mükemmel bir coğrafyaya sahiptir Abant. Meşe, kestane, köknar, çam, kayın ve gürgen ağaçlarının arasında, Abant Gölü’nün eşsiz manzarasına karşı, kuş sesleri içerisinde uyanarak, huzur dolu birkaç gün geçirme fırsatını Bolu’nun bu eşsiz beldesinde yakalayabilirsiniz.
Abant otel fırsatları için tıklayınız.
Gelelim “Abant’ta neler yapılır?” sorusunun cevaplarına. Yapılacakların en başında Abant Gölü etrafında keyifli bir yürüyüş geliyor. Çevresi yedi buçuk km olan gölün etrafını normal bir yürüyüş temposu ile yaklaşık bir buçuk saatte tamamlamanız mümkün. Ama bir seferde yürüyüp bitirmektense molalar vererek yürümeniz daha iyi olacaktır. Özellikle fotoğraf çekmeyi sevenler için bulunmaz bir fırsat olacak Abant Gölü turunda üzerinize eşofman gibi rahat bir şeyler giyip yürümek ideal olacaktır. Havanın temizliği sayesinde, yorucu gibi görünen bu yürüyüşü rahatlıkla tamamlayabilecek, kendinizi zinde hissederek otelinize döneceksiniz.
İlginizi çekebilir: Kış Tatilinde Türkiye’de Nereye Gidilir?
Yürüyüş sırasında karnınız acıktığında yiyebileceğiniz en güzel şey sucuk ekmek olabilir. Hem sizi fazla durmaya zorlamayacak, hem de ormanda mangal keyfini yaşamanızı sağlayacaktır. Ormanın içinde daha fazla vakit geçirmek istiyorsanız küçük bir piknik sepeti hazırlayıp yola koyulabilir, beğendiğiniz bir yerde oturarak günün keyfini çıkarabilirsiniz.
İlginizi çekebilir: Türkiye’nin En Benzersiz Manzaralı 6 Gölü
Yürümeye alternatif olarak Abant Gölü fayton turuna, bisiklet turuna ya da atla gezintiye çıkabilirsiniz. Bu gezintileri yaparken gölde balık tutanları görebilir, sizde bu hobi ile uğraşıyorsanız onlara katılabilirsiniz.
Abant sadece gölü ile değil 1770 metreye kadar ulaşan dağları ile de ön plana çıkmaktadır. Ağaçlarla kaplı yollar küçük akarsuların açtığı vadiler ile yarılmış, muhteşem doğa manzaraları ortaya çıkmıştır. Bu yollara doğru yürüyüşler yaparak tepelerden manzarayı seyredebilirsiniz.
Bir başka alternatif olan yaylalara doğru yol alabilirsiniz. Ahşap evler ve taş kaldırımların olduğu Örmeci Yaylası ya da kampçıların tercihi olan Sinekli Yaylası’nı ziyaret edebilirsiniz.
Orman Bakanlığınca “Tabiat Anıtı” olarak tescil edilen Samandere Şelalesi ve Güzeldere Şelalesi fotoğraf severler için biçilmiş kaftan olacaktır.
Abant’a kadar gitmişken Yedigöller Milli Parkı’na uğrayabilir, Mudurnu’ya geçerek geleneksel Osmanlı Evleri’ni de ziyaret edebilirsiniz.
“Abant’ta ne yenir?” diye soracak olursanız yöreye özgü kırmızı benekli Abant Alabalığı ilk önerimiz olacaktır. Aşçıları ile ünlü bu beldede özellikle çorbaların tadına bakmanızı öneririz. Kabaklı gözleme, etli mantı, orman kebabı, kaldırık dolması, paşa pilavı, kabak hoşafı, kara kabak tatlısı, palize, mengen kuzu güveç mutlaka tatmanız gereken diğer lezzetler olarak karşımıza çıkar.
Dönüş yolunda yöresel ürünler olan kese yoğurdu, erişte, keş peyniri, balkabağı, kokulu tarhana, kuru fasulye, çam balı ve tereyağı alabilirsiniz. Hediyelik olarak bu ürünleri seçebileceğiniz gibi renkli süs kabakları, ahşap objeler, oyalı yemenileri de tercih edebilirsiniz.
Dilerseniz aileniz ile birlikte yazdan kalma sıcacık bir iki gün geçirebileceğiniz, dilerseniz eşinizle romantik bir kaçamak yapabileceğiniz Abant, İstanbul’dan sadece 3 saat uzaklıkta olma avantajı ile siz misafirlerine eşsiz bir tatil sunuyor. Şehrin karmaşasından uzaklaşarak doğaya doğru bir gezi için Abant otellerinde konaklayabilir, sonbaharın keyfini Abant Gölü’nün etrafında doyasıya çıkarabilirsiniz.