

Dünyada bir mimarla bütünleşen belki de tek şehirdir Barcelona… Gaudi yaratıcılığın ve dehanın sınırlarını zorlayan ve aynı zamanda Barcelona’nın yurtdışında ki başka şehirlere benzemeyen kimliğini kazandıran mimardır. Bu nedenle Katalan şehri Barcelona’yı keşfetmek, aynı zamanda kalıplara sığmayan özgür biçimlerin, renklerin ve doğanın muhteşem formlarını kullanarak ünlü eserlere imza atan bu çılgın mimarın dünyasını keşfetmeye yapılan yolculuktur.
Barcelona avantajlı tur seçenekleri için internet sitemizi ziyaret edin.
Gaudi’nin Hayatı
1952 yılında bir bakırcının oğlu olarak dünyaya gelen Gaudi, eğitimi için varını yoğunu ortaya koyan babasının desteği ile mimarlık eğitimi almaya başladı. Öğrenciliğinde kalıpların dışında bir zekası olduğunu sergileyen Gaudi için mezuniyet töreninde Rektör Profesör Elias Rogent şunları söyler: “Bir dehayı mı yoksa bir deliyi mi mezun ediyoruz, bilmiyorum”.
Gaudi, mimarlık kariyerinin henüz başındayken, yaratıcı zekasından çok etkilenen, hayatı boyunca ona ve yapıtlarına destek olacak Kont Eusebi Güell ile tanışır. Barcelona’da ki Güell Pavilyonu, Güell Sarayı, Güell Mahzeni, Colonia Güell Türbesi ve Güell Parkı ikilinin dostlukları döneminde Gaudi’nin yarattığı eserler arasındadır. “Doğa hiçbir şeyi tek renk ve desen olarak yaratmadığından, mimari de tekdüzelikten uzak olmalı ve doğadan esinlenmelidir” biçiminde mimari anlayışını özetleyen Gaudi, Barcelona’da ki eserlerinde ağaç dallarından, hayvan iskelet biçimlerine kadar doğadaki formları iham kaynağı olarak kullanmıştır. Seramik, renkli cam, doğrama konularındaki yetenekleri ile mimari şaheserlerini zenginleştiren Gaudi; Park Güell, Palau Güell, Casa Milà, La Sagrada Familia, Casa Vicesn, Casa Battlo ve Colonia Güell Türbesi ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiştir.7
İlginizi çekebilir: Akdeniz’de Sıcacık Bir Şehir; Barcelona
Gaudi’nin Eseri; Casa Batllo
Kemik ev olarak da bilinen Barcelona’da ki Casa Batllo, 1877 yılında Gaudi tarafından restore edilmiştir. Gaudi’nin detaylardaki başarısının en iyi örneği olan Casa Batllo’da, düz çizgiler yerine ön cepheden başlamak üzere kıvrımlı ve dalgalı çizgiler kullanılmıştır. Ön yüzde kullanılan simetrik olmayan seramikler, ejderhaya benzetilen çatı, insan elinin tutmasına uygun tasarlanmış tırabzanlar, farklı tasarlanmış kapı numaraları, cam işlemeli pencereleri, oyma ile yapılan şöminesi ve görkemli tahta kapıları gibi detaylarla Barcelona’nın en etkileyici görünümüne sahip yapılarından biridir.
İlginizi çekebilir: Avrupa’da Eğlencenin Doruklarına Çıkmaya Hazır Mısınız?
Gaudi’nin Eseri; Casa Mila
1906 – 1910 yılları arasında Barcelona’da inşa edilen Casa Mila görünümünden dolayı “taş ocağı” olarak anılmaktadır. Binanın ön yüzünde dalgalara benzeyen beyaz duvarları, yosunları andıran demir parmaklıkları ile deniz efekti yaratılmıştır. Taş işçiliğinde bir başyapıt olarak kabul edilen binanın terası ve bacaları ise Gaudi’nin eşsiz mimari dehasını ortaya koyar. Bu renkli bacaların her biri heykel sanatının en iyi örnekleri arasında kabul edilir. Yapıldığı yıllarda Barcelona belediyenin itirazları nedeniyle Gaudi projesini tam anlamıyla gerçekleştirememiş bile olsa, Casa Mila mimarın dünyaca tanınmasına neden olan başyapıtları arasında yer alıyor.
Gaudi’nin Eseri; Güell Parkı
Gaudi’nin en büyük destekçisi Güell adına yaptığı parkın inşaatına aslında 60 ev ve kamu binaları yer alan ticari bir proje olarak başlanır. Proje ticari olarak başarısızlıkla sonuçlanmasına rağmen dünyanın en iyi tasarlanmış parklarından biri olarak mimarlık tarihinde yer alır. Barcelona’da ki parkın içinde yer alan tüm yapılarda canlı renkli seramik parçaları dikkat çeker. Merdivenli yolu, denizin seyredildiği balkonu, dünyanın en uzun bankı, girişte misafirlerini karşılayan ağzından suların aktığı dev kertenkele figürü ve Gaudi’nin yaşadığı evden dönüştürülen müzesi ile Barcelona’nın görülmeye değer eserlerinden biridir.
Gaudi’nin Eseri; La Sagrada Familia
Tüm mimari bilgisini ve deneyimini aktardığı La Sagrada Familia Gaudi’nin en önemli projelerinden biriydi. Barcelona’da ki kilisenin inşaatında Kapadokya’nın peribacalarından etkilendiği rivayet edilir. Proje sırasında dine daha çok bağlanan Gaudi inşaata taşınır ve ölümüne kadar olan başka bir işle uğraşmaz. 18 kulesi, farklı tarzdaki cepheleri, vitrayları, iç mekanlarda kullanılan doğa formları, inancın gizem ve sembollerini vurgulayan detayları ile La Sagrada Familia, Gaudi’nin başyapıtı olarak kabul edilir. İnşaat sırasında geçirdiği bir kaza sonucu ünlü mimar eserini tamamlayamadan hayata veda eder. Barcelona’nın en ünlü yapıtı olan, 100 yılı aşkın süredir inşaatı devam eden La Sagrada Familia’nın 2026 yılında bitirilmesi hedefleniyor.