

Viyana denince aklınıza, görkemli balo salonları, zarif bir mimari ve ritimlerle dalgalanan şık kraliyet elbiseleri gelmiyorsa, Viyana Turu ve klasik müziğin yüzyıllara yayılan ilişkisini bilmiyorsunuz demektir! Schubert, Beethoven, Brahms ve Mozart gibi dehalar, hayatlarının en verimli dönemlerini, sadece Avusturya’nın değil, müziğin de başkenti olan Viyana’da geçirdi. Dinlediğimizde bizi kendimizden geçiren melodilerin çoğu, bu asil ruhlu şehirde bestelendi. 19. yüzyılın en büyük bestecilerinden olan Strauss’un “Mavi Tuna Valsi”ni, Viyana ve klasik müzik aşkının en meşhur meyvelerinden biri olarak görebiliriz.
İlginizi çekebilir: Zarif ve Asil Kent Viyana
İlginizi çekebilir: Sonbaharın En Çok Yakıştığı Avrupa Şehirleri
Viyana, özellikle bahar ve yaz dönemlerinde klasik müzikten rock müziğe; birçok konser ve festivale ev sahipliği yapıyor. Ama bu demek değildir ki, sonbahar ve kış dönemlerinde sessizleşiyor! Eğer içinde bol bol sanat, özellikle de klasik müzik olan bir Yurtdışı Turları arıyorsanız, Viyana’dan başkasının düşünmeyin. Mayıs ve haziran aylarında konserler veren Viyana Devlet Operası, eylül ayında da Ringstrasse üzerindeki binanın önünde kurulan bir ekrandan, “Meydanda Canlı Opera” yayını düzenliyor. Üç yüzyıl öncesinden kalma zarif binaların ortasında, dünyanın en iyi seslerinden canlı canlı opera izleme fırsatını, ömrü hayatında kaç kişi yaşayabilir ki?
Tercihinize özel Viyana tur çeşitleri için internet sitemizi ziyaret edin.
Yurtdışı turları arasında, kış mevsimine en yakışanlardan biri, kuşkusuz Viyana. Düşündüğünüzden de uygun fiyatlara katılabileceğiniz Viyana Turları, birçok klasik müzik etkinliğine katılabilirsiniz. Burası müziğin hiç bitmediği bir şehir. Viyana Filarmoni Orkestrası’nın 1939 yılından beri her yıl Müsikverein’de düzenlediği “Geleneksel Yeni Yıl Konseri”, 40’tan fazla ülke televizyonunda canlı olarak yayımlanıyor. Bilet bulmak için, aylar öncesinden sıraya giriliyor.
Viyana’da sadece konser salonlarında değil, sokakta da müzik devam ediyor. Kar kış demeden, sokakta konser verenleri gördükçe, müzisyenlere olan saygınızın bin kat artması kaçınılmaz! Yılbaşı gecesinde, bembeyaz karların örttüğü Stephansplatz’daki sokak konserleri, müziğe bakışınızı değiştirebilir. Unutmayın, yıl nasıl başlarsa öyle gidermiş. Gerçek bir klasik müzik hayranıysanız, Viyana’yı “acilen gidilecek yurtdışı turları” listesinde mutlaka en üst sıraya ekleyin.
Eğer yolunuz Straatsoper’e düşer de ayakta bale gösterisi izleme şansını yakalarsanız, özenli giyinmenizi öneririz. Turistler bu konuda çok hassas olmasa da, Viyanalılar tüm bale ve klasik müzik etkinlerine giderken, giyimlerinde titiz davranıyorlar. Bunu, hem sanata hem de sanatçıya saygılı olmak adına yapıyorlar. Anlayacağınız, Avrupa’nın en özel şehirlerinden olan Viyana, elitliğini mimarisinden yerlilerinin tavırlarına; her adımda hissettiriyor.
Müziğin ruhunu hissetmek istiyorsanız o zaman sizi Karls Kilisesi’ne alalım. 1713 yılında VI. Karl’ın isteğiyle, 16. yüzyıldaki cüzzam salgınında hastalananların umudu olmuş Kardinal Karl Borromaeus adına yaptırılan bu kilise, yılın tüm zamanlarında klasik müzik konserlerine ev sahipliği yapıyor. Yüzyılların izini taşıyan bu görkemli yapıyla, en iyi klasik müzik salonları bile kolay kolay yarışamaz. Onlar akustikten kazansa da Karls Kilisesi de hiç kuşkusuz atmosferden kazanıyor!
Viyana’ya yolunuz düşmüşse, Mozart’ın Evi’ne de mutlaka düşmeli. Bu özel mekanda, geri dönmek istemeyeceğiniz bir zaman yolculuğu sizi bekliyor. Dahi bestecinin müzeye dönüştürülen evinde, belirli zamanlarda konserler düzenleniyor. Hatta tam da bu yazının yazıldığı sıralarda, bir oda müziği konseri verilmiş bile!
Viyana turları, müzikseverler için en cazip yurtdışı turlarından biri. Her klasik müzik tutkunu bu şehri hayatında bir kez tatmalı diyor, hemen “Mavi Tuna Valsi”ni açıp, kendinizi motive etmenizi öneriyoruz!